Cesur Yeni Dünya (Brave New World) – Aldous Huxley

Share

Kilit soru: Dünya nereye gidiyor? Her daim masa üstünde duran eleştirisel bir konudur muhtemelen. Peki hangi zamanı kapsayarak? Günümüz veya yakın tarihe yapılan vurgular ve sonuçları bir yana, konuyu biraz daha uzun vadeli düşünmeye itilirsek 100 ya da 200 yıla ne dersiniz? Olmadı mı? O zaman 2500’ler nasıl? Ya da Cesur Yeni Dünya deyişiyle Ford’tan sonra 600’ler falan?

Ford? Bizim Henry Ford ya. Piyasada gördüğünüz o mavi elipsli logolu otomobil firmasının kurucusu. İşletme okuyanlar içinse seri üretimin babası falan oluyor. Aldous Huxley için de. Hatta Huxley için, onu tanrısallaştırılmış bir dünya kuracak kadar.

İnsan neslinin devam ettirilmesinde Huxley’in Cesur Yeni Dünya’sı bizzat Ford’un seri üretim sistemine çoktan geçmiş olmasıyla kesişiyor yollar. Alfa, beta ve azalan şekilde birbirine hizmet/liderlik eden sınıflar ve bunlara göre “üretilen” insanlar..

Cesur Yeni Dünya’da benimsenen tek Ford varlığı seri üretim sistemi de değil ayrıca. Gelecekte insanların tanrıya olan inancının azalması beklentisi üzerinde yükselen fikri desteklercesine; böyle bir olağanüstü kavram “üretilen” insanlara hiç verilmezken, Ford’un git gide tanrısallaştırılıp haç yerine Model T araçları yapılan göndermelerle insanların T çıkarır hale gelmesi gayet ironik olmuş.

Negatif ütopya veya distopya… Cesur Yeni Dünya’yı nasıl anarsanız anın, geleceğe dair bakış açısı sınırlı bir kitap. Sadece ve bakın sadece insanın nasıl çoğalıp sosyal olarak ayrışacağı üzerine kurulu bir pencereden bakıyorsunuz her şeye. Bunun içerisinde de herkesin herkese ait oldu fikrini verip “anne” ve “baba” kavramlarını ayıplanacaklar kategorisinde değerlendirmek, verilmek istenen kırmızı çizgi kavramlarından insanı yeterince uzaklaştırmaya malesef yetmiyor.

Cesur Yeni Dünya’nın klasiklik ya da daha doğrusu kült bir kitap olduğu gerçeğini kabul etmekle birlikte daha önce de söylediğim gibi, kitabı köşe ismi olarak kullananlar kadar dünyasına dahil olamadığımı hissediyorum. Belki daha kapsamlı bir gelecek beklentim vardı belki de sadece ve amaçsızca sevemedim bilemiyorum. Okurken sıkmasa bile, azalan sayfalarla birlikte an be an azlalan beklentilerin gerçekleşmesi umutlarım, üzgünüm ki Cesur Yeni Dünya’yı her şey bittiğinde benim için sıradan bir eser haline getirdi. Zorla değil elbet. Aradığımı 1984’te bulur muyum dersiniz? Neyse bu forma biraz ara verelim..

Tolga Erbak
http://tolgaerbak.com/post/84904071226/cesur-yeni-dunya-brave-new-world-aldous-huxley

You may also like...