by İzledik, duygu seline kapıldık, bir hayli ağladık ve fazlasıyla bağlandık. Evet, başlıktan da anlaşılacağı üzere ‘The Notebook’tan bahsediyoruz. Kalbimizi sızlatan gelmiş geçmiş en iyi filmlerden biri olan Notebook’u bir de dizi olarak izlemeye ne dersiniz? Cevap: Kesinlikle evet!
Notebook… Neredeyse hepimiz izledik. Hatta bazılarımız ara sıra en sevdiği sahneleri açıp birkaç(!) kez daha izledi. Rachel McAdams’a karşı duyduğumuz antipati, filmle birlikte bir anda sempatiye dönüşüverdi. Karşımızda artık ‘sarışın mükemmel tatlı kız’ yerine ağlarken burnu kızarmış ‘gerçek bir kız’ vardı. O artık Allie idi. Kararlılığı ile filmi izleyen herkese cesaret aşılayan Allie…
Allie (Rachel McAdams), yer yer güzel, yer yer hüzünlü bir aşk hikayesinin başrolündeydi. Partneri ise oyunculuk standartlarını bir hayli yükselten Noah rolü ile harikalar yaratan Ryan Gosling’ti. Bu başarılı çift, soyundukları zor rolden alınlarının akıyla çıkmayı başardı. Bize düşen de elimizde bir kutu peçete (kaçınılmaz gözyaşları için) ve çikolata ile bu filmi tekrar tekrar izlemek oldu.
Şimdi ise 11 yıl öncesine döneceğiz ve Notebook’un unutulmaz hikayesini en baştan izleyeceğiz. Heyecanlıyız ve de meraklıyız.
Başrol oyuncuları hakkında bir açıklama yapılmasa da kalbimiz bizlere Rachel McAdams ve Ryan Gosling’i tekrar bir arada görmek istediğimizi fısıldıyor.
Sizce de harika bir fikir değil mi?
