Mercedes 3 Şampiyonluk Beklemiyordu

Share

Mercedes, turbo motorların gelmesinden bu yana art arda 3 seneyi domine etti ancak Motorsport.com’dan Adam Cooper’a konuşan teknik patron Paddy Lowe, böyle bir dominasyonu kendilerinin dahi beklemediğini söyledi.
Aramızdaki tarafsız insanlar F1 dünya şampiyonluğu için gerçek mücadeleler izlemeyi ve mücadelenin sezonun son turuna kadar devam etmesini isterler.

Son 3 seneyi bir takım ve iki pilotun domine etmesi, spor için pek etkileyici olan bir senaryo değildi.

Ancak yine de bu durum Mercedes’in başarılarını daha az etkileyici hale getirmemeli. Art arda 3 şampiyonluk oldukça iyi bir başarı ve Mercedes bu hafta yaptığı kutlamalar konusunda oldukça haklıydı.

Mercedes’in yöneticileri bile, rakiplerinin güçleri karşısında böyle bir başarıyı hayal etmediklerini söylüyorlar.

Paddy Lowe “Olağanüstü bir başarı. İnsan doğasında 3 sayısı niçin büyüleyici bir özelliğe sahip bilmiyorum. 5 parmağımız var. Ancak 3 kez başarılı olduğunda bunun bir anlamı var. Bu cidden çok iyi bir sonuç.”

“Art arda 3 şampiyonluk kazanacağımızı – bu sporda oldukça uzun zamandır olmama rağmen – asla düşünmüyordum. Bu yüzden böylesi harika insanlardan oluşan bir takımda olduğum için gerçekten mutluyum.”

“Onlar gerçekten en profesyonel gruplar ve harika insanlar. Bu başarı gerçekten hak edildi. Çok büyük keyifle bunu başardık. Bu sporda bundan daha iyisini hayal edemezsiniz.” dedi.

Kilit nokta bu, her şey insanlarla alakalı. 2010’da takımı Brawn’dan alan Mercedes, bir çok seneyi doğru insanları doğru yere koymak için geçirdi. Zamanında kritik rollere sahip Ross Brawn, Norberg Haug ve Bob Bell gibi bir çok kişi şu anda takımda değil.

Takımın hibrit dönemin başında daha önce başka takımlarda, alanında uzman teknik isimleri kadroya dahil etmesi ve ilk andan itibaren bu projeye çok fazla kaynak ayırması şans eseri değildi.

Lowe ve Toto Wolff, hibrit dönemin hemen öncesinde mükemmel zamanlamayla takıma geldiler. Ancak onlar gelmeden önce dahi takım içerisinde bir çok şey yapılmıştı ve kimse önceki dönemdeki insanların çalışmalarının mevcut şampiyonluklarda etkisinin olduğunu inkar edemez.

Ancak bu isimler geldiklerinde kolay bir şekilde orada ya da burada verebilecekleri yanlış kararlarla her şeyi batırabilirdi. Bu sporda sürekli gelişim önemli olduğu için kimse daha önceden kalanlara güvenemezdi.

Lowe “İnsanlar takımı oluşturan şeyleri takdir etmeyebilirler. Suzuka’da normalde yarışlara gelmeyen ancak fabrikadaki kilit isimlerden birisi olan arkadaşımız vardı.”

“Takımda çalışmaya en başında, 15 sene önce başlamış. Öğrendiği her şeyi en zor yoldan öğrenmiş. Bu en küçük örneği.”

“F1 takımları, kariyerlerini yıllarca öğrendikleriyle oluşturan çok sayıda insandan meydana gelir. Onları mükemmel bir şekilde konumlandırırsanız şampiyonluk ya da 3 defa şampiyonluk kazanırsınız.”

“Ancak her şey bir gecede olmuyor. Bu deneyimlerin ve zekanın bir araya gelerek takımı çalıştırmak onlarca yıl sürebiliyor.” dedi.

Dominasyon karşısında şaşkınlık

2014’te hibrit kurallara geçilmesiyle griddeki güç dengesinde değişiklikler olması bekleniyordu. Her zaman bir üreticinin mükemmel noktayı bularak öne çıkmasından endişe ediliyordu. Bunu başaran ekip Mercedes oldu ve özellikle ilk sezon çok ciddi avantaj sağladılar.

Sonraki senelerde diğerlerinin farkı kapatma şansı vardı ancak buna rağmen gümüş araçlar domine etmeyi sürdürdüler. Bu tamamen sıkı çalışmaya ve her şeyin doğru şekilde yapılması sayesinde oldu.

Lowe “Dürüst olmak gerekirse, bu sonuçlar şaşırtıcı. 2014’ün oldukça olağan dışı bir sene olduğunu düşündük. Modern dönemde, geçmişe kıyasla olan bu kadar üst düzey profesyonellikte böylesi bir dominasyon göreceğimizi asla hayal etmiyordum.”

“2015’te bunun tekrarlandığını gördük ve 2016’da farklı bir şekilde de olsa devam ettirdik. Bu sene önceki senelerdeki performans farkı yoktu ancak yine de yarışları kazandık. Gerçekten böyle bir şey beklemiyorduk.”

“Rakiplerimize çok büyük saygım var. İnsanlar son 3 senede çok çok üstün olduğumuzu düşündüler ve 2014’te güç ünitesi açısından olağan dışıydı. 2015 ise daha az. Bugüne baktığımızda artık güç üniteleri arasında gece ve gündüz kadar fark yok.”

“Ferrari ve Red Bull çok güçlü takımlar. Çok fazla yarış kazanmış olsak da, analiz yaptığımızda bu takımlarla aramızda çok az fark olduğunu görüyoruz.”

“En ufak tökezlemede masada bir şey kalmıyor. Suzuka mükemmel bir örnekti. Ayarları mükemmel bir hale getiremeseydik bizi yeneceklerdi. Günümüz F1’inde dayanıklılık önemli. En küçük farkla bile galibiyet için pozisyonunuzu koruyabilirsiniz.” dedi.

2017’de dalgalanma

2017’de gelecek yeni aerodinamik paketler ve geniş lastikler griddeki güç dağılımında değişiklikler olmasını sağlayabilir. Bunun yanında motor gelişimi önündeki hakların da kaldırıldığını unutmayalım. Bu sayede diğer üreticiler aradaki farkı kapatabilirler.

Zaman bize rakiplerin bu kurallarla avantaj sağlayıp sağlayamayacağını ya da Mercedes’in yine üstün olup olmayacağını gösterecek.

Lowe “Harika bir temelimiz var ve gelecek sene şasi açısından tamamen yeni kurallar olacak. Bu yüzden temiz bir sayfadan başlıyoruz. Mevcut performansı sürdürme açısından hiç bir şeye kesin gözüyle bakmıyoruz. Her şey yeniden başlıyor. Sıfırdan başlıyoruz.” dedi.

Bu arada 2016 pilotlar şampiyonluğu mücadelesi devam ediyor. Rosberg şu anda avantajlı olsa da son 4 yarışta her şey değişebilir.

Suzuka, Rosberg için bir dönüm noktası olmuş olabilir. Kalan yarışlara baktığımızda son yarışları Hamilton kazansa bile Rosberg’in 2. olması yeterli olacak.

Lowe “Şu anda bu durumdayız ancak bu sporda çok şey olabilir. Geçmişte bunu gördük. Şu anda kesin olan bir şey yok. Ancak matematiksel açıdan ikisinden birisi şampiyon olacak çünkü Ricciardo 101 puan geride.”

“Bu açıdan takımın üstündeki baskı biraz kalktı. Biz her zaman bunu tekrarlamaktan rahatsızlık duymuyoruz. Bu sektörde her yarışı ayrı değerlendirmek lazım. Lewis’e de bunu söyleyeceğim. O, bunun nasıl işe yaradığını biliyor.” dedi.

Motorsport

Tolga Erbak

Kırklareli’de doğan Tolga Erbak, ilk ve orta öğretimini aynı şehrin Lüleburgaz ilçesinde tamamladı. Eğitim yaşamına İstanbul Kültür Üniversitesi’nde işletme okuyarak devam eden Tolga, üniversite yaşamının ardından İngiltere’de dil eğitimini tamamladı. Bu süre zarfında online dergi EDergim’in genel yayın yönetmenliği, yabancı film/diziler için altyazı çevirileri ve çeşitli dergi & sitelere Formula 1 haber çevirileri yapıp köşe yazıları yazan Tolga, aynı zamanda Türkiye’de önemli yer tutan sözlük sitelerinden Limon Sözlük’ün de kurucusu. Tolga Erbak’ın 2010 yılında başladığı ilk romanı Gidecek Var, yaklaşık 1,5 yılda tamamlandı ve 2012′nin Aralık ayında, Cinius Yayınları’ndan çıktı. 2015 yılında Beykent Üniversitesi İşletme Yönetimi (MBA) bölümünde yüksek lisansını tamamlayan Tolga, yine 2015’te, internet kullanıcılarının değişen beklentileri çerçevesinde Limon Sözlük’ü yeniden konumlandırarak aktüel haber-eğlence sitesi Serinletici'nin kurulmasına öncülük etti ve halen Serinletici genel yayın yönetmenliği konumunda yer alıyor.

You may also like...