Ah şu yalancılar… Sözleri ne kadar inandırıcı olsa da (ki muhtemelen değil), vücutlarının kendilerini ele verdiğini unutuyorlar! Gerçi siz yalan söylediklerini anlamışsınızdır ama; bu maddeler de aklınızda bulunsun:
1. Zoraki gülümsemelerin çoğunda dişler gözükmez, gerçek gülümsemelerin çoğundaysa az da olsa görülür. Gerçek gülümseme ağızla değil, yüzle yapılır. Gözler kısılır, dişler görülür, gamzeler ortaya çıkar. Çok az insan gerçek ve sahte gülümsemesini senkronize edebilir.
2. Yalan esnasındaki gerilim sebebiyle hareketsiz, katı veya suni hareket içinde olabilirler. Eller kavuşuk, ellerle kafa taranıyor, kulak ve burunla oynanıyor gibi yapılmaktadır. El açık şekilde göğüs ve kalbe doğru hareket etmiyordur.
3. Yalan söyleyenler yalanlarından fazla ter atarlar.
4. Gerekli gereksiz çok fazla şey söylüyorlarsa çaresizlik içinde sizi kendilerine inandırmaya çalışıyorlardır.
5. Yalan söyleyenler doğrudan göz kontağına geçmek istemezler. Çok göz kırpmaya başlayabilirler. Sağ elini kullanan birine soru sorduğunuzda göz bebeği sağa kayarsa bir şey hatırlamaya çalışıyordur, sola kayarsa pratik zekasını kullanıp uyduracak demektir. Sol elini kullananlar için tam tersi geçerlidir.
6. Duygular geriden gelirler, normalden uzun süre kalırlar ve birden dururlar. Bu yüzden kişinin bazen söylediğiyle heyecanı birbirini tutmayabilir.
7. Yalancılar kendilerini rahatsız hissettikleri için ya vücutlarını başka yöne çevirmeye veya kaçmaya çalışırlar. Ya da sizinle aralarında bir nesne koymak isterler. Suçsuzlar saldırıya, suçlular anında savunmaya geçerler.
8. Bazı söylemler ipuçları verir:
* Sizin kelimelerinizi tekrarlayarak cevap verirler.
* Hiçbir şeyi küçültmezler.
* Doğrudan cevaplardan kaçınırlar, yuvarlak ve genel cevap verirler.
* Çok fazla konuşarak sizi ikna etmeye çalışırlar.
* Monoton bir tonda konuşurlar.
* Kötü cümleler kurarlar.
* Konuyu amacından saptırmak için espri ve alaya kaçabilirler.
9. Konuşmaya başlamadan önce kısa bir sessizlik anı meydana getirin. Kişinin ne kadar rahatsız olup olmadığını inceleyin.
10. Suçsuz insan konunun değiştirilmesinden rahatsız olup geri dönmek isteyecek, yalancı ise kurtulduğunu düşünecektir.
Karnaval