Serinletici Sinema Kulübü’nde bu hafta bahara hoş geldin diyoruz. Baharın gelişini havaların ısınması ve ağaçların çiçek açması olarak düşünen biz insanoğluna yetenekli peri Tinker Bell’in şahane bir yanıtı var…
Peri Adası’na hoş geldin!
Dünyadaki bir bebeğin gülücüğü ile var olmuştu peri Tinker Bell. Bundan sonraki amacı peri adasındaki perilere katılıp çalışmaktı. Bu perilerin en önemli görevi mevsimlerin geçişini ayarlamaktı. Onların sihri sayesinde dünyadaki insanlar doğa ananın sundukları ile yaşamını sürdürüyorlardı.
Keşfetme zamanı…
Sihirli bir adada sihirli bir peri olmak… Tinker Bell adeta bir rüyanın içindeydi. Dünyaya gidecek, insanlara yardım edecek, onların mutlu olmasını sağlayacaktı. Çünkü periler bunu yapardı. Ama önce kendini keşfetmesi gerekiyordu. Önce özel yeteneğini bulması gerekiyordu.
Yalnızca bir tamirci(!)
Tinker Bell yeteneğini keşfetmesiyle neye uğradığını şaşırdı. Mükemmel yetenekleri olan perilerin arasında onun yeteneği tamirci bir peri olmaktan ibaretti. Tamirci! Diğer perilerin yeteneğini kıskanan, kendi yeteneğini ise küçümseyen Tinker Bell için yapılacak tek şey vardı: Kendine yeni bir yetenek bulmak.
Amansız rekabet başladı.
Amacı dünyaya gitmek olan Tinker Bell, bu yönde bir yetenek arayışına girdi. Ne olursa olsun dünyaya gidecek, insanların umutsuz kaderine peri dokunuşlarında bulunacak ve sihrini konuşturacaktı. İşte böylelikle diğer perilerle amansız bir rekabete girişti.
Bu bir felaket!
Bu kadar hırs bir peri için görülmemiş bir hadiseydi. Sonunun iyi bitmeyeceği ise pek tabii belliydi. Tinker Bell, dünyaya baharın gelmesine az bir süre kala her şeyi berbat etti. Bu bir felaketti; çünkü ne yazık ki dünyaya bahar gelmeyecekti.
Üzülmek yetmiyordu…
Tinker Bell sorumlusu olduğu bu felaket nedeniyle çok üzgündü. Ama üzülmenin dışında yapabileceği bir şeyler olmalıydı. İşte içindeki tamirci yeteneği bu sırada ortaya çıktı. Tinker Bell’in yaratıcı yeteneği adeta içinden taşıyordu. Diğer perilerin de yardımıyla baharın tam vaktinde gelişi kaçınılmaz bir hal almıştı.
Hatalar yığını…
Bütün periler el ele verdiler ve minik dokunuşlarla baharı dünyaya getirmeyi başardılar. Tinker Bell’in sebep olduğu hatalar yığını, yine Tinker Bell’in ürettiği çözümlerle yoluna girdi. Çünkü en önemlisi kişinin hatalarını kabul etmesiydi.
Yeter ki isteyin!
Hata yapmak en kolayı, zor olan ise telafisi. Ne kadar zor olursa olsun telafi en güzel yol. Hatalarınızı örtbas etmek yerine telafi edin. Bakın nasıl çiçekler açıyor, mavi gökyüzü sizi selamlıyor… Siz yeter ki isteyin.
İyi seyirler!
Serinletici Sinema Kulübü puanı:
Fragman: