‘Dondurma Dünyası’na Hoş Geldiniz!

Dondurma, yazın geldiğini resmi olarak ilan etmektir! Bulutların ara sıra kendini kapatması, çiseleyen yağmur, kararsız güneş, uçan şemsiyeler… Bunların hiçbiri ‘haziran’ ayının ve yaz mevsiminin gelip çattığını bize unutturamaz. Ve eğer ki yaz geldiyse bu demektir ki dünyadaki bütün dondurmalar sizindir. Hatta ‘dondurmadan bir dünya’ en iyisidir!

90’lı yıllarda popüler bir Carte D’or reklamı vardı. Bir kadın mutfağa giriyor, buzdolabını açıyor. Buraya kadar her şey gayet sıradan. Ama gelin görün ki buzdolabı bizim evdeki alelade buzdolaplarından değil. Bildiğiniz Narnia’ya* açılan cinsten fantastik bir geçit. Buzdolabının içine girince bir ‘dondurma dünyası’na adım atıyorsunuz. Yıllar geçmesine rağmen dondurma denildiğinde aklımıza bu reklam geliyorsa bir çocuğun bilinçaltını hafife almamak gerekir.

Eğer hayalperest bir çocuk olduysanız, buzdolabının karşısına geçip birçok kez bu fantastik reklamın denemesini yapmışsınızdır. Ama ne yazık ki buzdolabını açtığınızda her defasında aynı rafları görmenizle hayal dünyanız derin bir darbe alır. Sonra raftaki dondurma kutusunu görmenizle içinizde bir umut ışığı beliriverir. ‘O dondurma benim’ bakışıyla, eliniz yavaşça dondurmaya uzanır. Kutuyu alırsınız, o andan itibaren her şey tozpembe…

Hikâyenin gerisi slow motion bir film gibi. Dondurmanın kapağını açınca bir de bakmışsınız kutunun içinde dondurma değil de annenizin yaptığı dolmalar var! Gerçekten de hayat bazen böyle acımasız olabiliyor. Buzdolabının sihirli bir dünyaya açılmadığına mı yanalım, dondurma kutusunun içinden dolmaların çıktığına mı yoksa saf çocukluk hayallerimize mi? En iyisi birer dondurma yiyerek içimizdeki yangını bir nebze de olsa söndürelim!

Bir yandan da birbirinden güzel dondurma fotoğraflarına bakarak ‘dondurma dünyası’ hayallerimizi tazeleyelim. Karşınızda festivali havası taşıyan mükemmel dondurmalar:

Bu kadar fotoğraf yeter. Hadi dondurma yiyelim!

(*Narnia, C.S. Lewis’in Narnia Günlükleri adlı kitabında adı geçen kurgusal bir ülkedir. Narnia ülkesine, bir elbise dolabının arkasına gizlenmiş kapıdan geçerek gidilir.)