Çöplüklerden Beslenen Leylekler Göç Etmiyor

Share

Bir araştırma, İspanya ve Portekiz’de hazır yemeğe alışan leyleklerin Afrika’ya göç etmeyi bıraktıklarını ortaya çıkardı.

Görünüşe göre Avrupa’daki bazı leylekler tatili evde geçirme fikrine sıcak bakıyor.

Avrupa leylekleri her yıl kışlamak üzere Afrika’ya uçardı.

Yeni bir araştırma bu koca kuşların kışı Afrika’da geçirmek amacıyla göç etmeyi bıraktıklarını ve yıl boyunca İspanya ve Portekiz’de kaldıklarını ortaya koydu.

Neden mi? Çünkü çöplüklerden abur cubur yemeye bağımlı hale geldiler.

“Leylekler eskiden tamamen göçmen kuşlardı. 1980’lerden önce hiçbir leyleğin [İspanya ve Portekiz’de] kaldığını göremezdiniz,” diyor araştırmaya başkanlık eden ve İngiltere’deki East Anglia Üniversitesi’nde koruma ekoloğu olan Aldina Franco.

“İlk bireyler 1980’lerde burada kalmaya başladı. Günümüzde ise bu sayının hızla arttığını görüyoruz.”

Örneğin tüm yılı Portekiz’de geçiren leyleklerin sayısı 1995 yılında 1187 iken bu sayı günümüzde 14 bine ulaşmış. Bölgede kışlayan leyleklerin yaklaşık yüzde 80’i çöplüklerin etrafında toplanıyor.

Çöplükte yaşamanın bedeli: Bu leylek kendini bir poşetin içine hapsetmiş.

“Bu çöplük alanların leyleklerin tüm yıl boyunca üreme alanlarında kalışını kolaylaştırdığını düşünüyoruz; ne de olsa tüm yıl boyunca müthiş ve güvenilir bir gıda kaynakları oluyor.”

Evde Kalan Anne-Babalar

Movement Ecology dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, birkaç yıl boyunca toplanan veri leyleklerin kalıcı bir şekilde çöplüklerdeki yuvalarında yaşadığını ve bu bölgeleri koruduklarını gösteriyormuş.

Araştırma aynı zamanda kuşların hayat tarzının merkezinde çöplerin yer aldığını ortaya çıkarmış.

“Bazı bireylerin yuvalarından çöplüğe geldiğini, sonra çöplükten yuvalarına döndüklerini görüyorsunuz,” diyor Franco.

Daha uzakta yaşayan leylekler bile bir ziyafet çekmek için çöplüğe geliyor. Bazılarının kat ettiği mesafe 48 kilometreyi buluyor.

“Kuşların yeni kaynakları nasıl sömürdüğüne dair detaylı bir bilgimizin olması harika bir şey,” diyor Cornell Ornitoloji Laboratuvarı üyesi olan ancak araştırmada yer almayan Andrew Farnsworth. “Benzer davranış değişikliklerinin kuşların gelecekteki nüfusunu nasıl etkileyebileceğini düşünmek heyecan verici.”

Kuşsal Sorunlar

Araştırmaya önderlik eden Franco’ya göre göç etmeyi bırakmanın artıları ve eksileri var. Özellikle de konu çiftleşme olduğunda.

Evde kalan kuşlar, yuvalarında mevcut bulundukları ve çiftleşme dönemi başladığında hazır oldukları için kayda değer bir avantaja sahip. Gelecekteki araştırmalarda Franco bu durumun daha başarılı bir çiftleşme dönemine yol açıp açmadığını ortaya çıkarmayı planlıyor.

Kendisi ayrıca neden bazı kuşların hayat tarzını değiştirdiğini, bazılarınınsa göç etmeye devam ettiğini öğrenmek istiyor.

Nedenleri ne olursa olsun göç yollarını gözden çıkarak tek kuş leylek değil.

“Göçü bırakıp yerleşik hayata geçmek göçmen kuşlarda sık rastlanan ve kuşların evrimsel tarihinde bolca görülen bir davranış,” diyor Franco. Örnekler arasında Kuzey Amerika’daki Kanada kazı ve hindi akbabası yer alıyor.

“Göç davranışlarının oldukça değişken olduğu açık, ve leylekler de kolayca adapte olan ve değişebilen hayvanlar,” diyor Farnsworth.

Bedava Yemek Yok

Peki insan faaliyetleri bu davranışları daha sık rastlanır kılıyor mu? Farnsworth’e göre bunu bilmek zor.

İklim değişikliği sonucu ılımanlaşan kışlar, İspanya ve Portekiz’deki leyleklerin hayatını kolaylaştırmış olabilir. Franco ağustosböceklerinin ve çekirgelerin yıl boyu menüde olduğunu söylüyor.

İşgalci bir tür olan ve pirinç tarlalarında bolca bulunan Amerika kereviti de leyleklerin bayıldığı bir başka besin.

“Bütün bu etkenleri birbirinden ayırmak ve leyleklerin göç etmeyi bırakmasına hangisinin neden olduğunu belirlemek oldukça güç olacak,” diyor Franco.

Akşam yemeğinden artıkları mideye indiren 14 bin kuşun ziyafeti birkaç yıl sonra sona erebilir.

Franco, Avrupa Birliği’nin açık hava çöplüklerini 2018 yılına kadar kapatmayı planladığını söylüyor.

Peki bedava yemek bitince ne olacak? Kuşlar açlıktan ölebilir veya Afrika’ya uzanan epik yolculuklarına kaldıkları yerden devam edebilir.

National Geographic

Sezin Nil Tufan Bardakçı

Her şey için yeterli olduğu sanılır ama Nil için satranç oynamak elde ettiği şampiyonluklara rağmen sadece fazla iddialı bir hobiden ibaret. Yeterince zeki olduğunu göstermek yerine herkesin iyi olabilmeyi bu kadar dilediği bir oyunu kendisine iktisata yönlendiren bir analitik düşünce kaynağı olarak yorumluyor. Çok düşünüp az konuşuyor ve çok okuyup az yazıyor. Hayatın ona gelişini doğru yorumlayana kadar olanları saymazsak İstanbul Ticaret Üniversitesi İktisat Bölümü mezunluğundan pek de haz etmiyor. Oyunun kurallarına aykırı bir “rok” daha deyip onu yenilmez satranççı kimliği Colly’e hapsetmeden hayatta savrulmayı umuyor. Maroon 5 eşliğinde.

You may also like...