Sevgiliden önce, sevgiliden sonra

Share

Hayatta rüzgar tersine döndüğü zaman bazı değişimler geçirebiliyoruz. Mesela sevgiliden önce ve sevgiliden sonra değişen bazı kadınlar gibi… Mutluluk ve aşk hormonu beynini ele geçiren kadınların düşünceleri ve davranışları değişebiliyor.

Romantizm mi? O da ne?

‘Bence mum ışığında yemek yemek gerçekten kıroluk’, ‘Devir değişti tatlım siz hala romantizm peşinde misiniz?’ Yalnızken bir kadının ne kadar romantizm canavarı olabileceğini hiçbirimiz kestiremeyiz. Biz kadınlar bile. Hele de ciddi bir ayrılık acısından sonra, o kadının uzun süre erkeklerle, ilişkilerle ilgili iyi bir şey düşünmesini, size iyi bir tavsiye vermesini beklemeyin. Bu tür, sevgilisi yokken ne kadar romantizm düşmanıysa sevgilisi olduktan sonra da bir o kadar romantizm savunucusu olabilir. Bizden söylemesi.

Bir elimde ayna var, şair beni kıskanır…

‘Hayatta tek başına tatil kadar rahatı yok!’, ‘Yaptığım en eğlenceli tatiller hep kız arkadaşlarımla olanlar’, ‘Tatilde tanışabileceğim o kadar yakışıklı varken ne yapayım sevgiliyi?’ Tabii tabii kesin öyledir! Plajda denizden çıktıktan sonra önce sevgilisine havluyu saran romantik yakışıklıyı gördüğünüz anda ağlamak istediğinizi en iyi biz biliyoruz! Biliyoruz da yüzünüze vurmuyoruz. Sizi ancak ‘Tabii canım sen zaten yalnız olmaktan hep mutlusun’ diye teselli edebiliyoruz.

Ben özgürüm sadece özgürüm

‘Ben özgür bir kadınım’, ‘Ne zaman, nereye gideceğimi, nerede, nasıl giyineceğimi en iyi ben bilirim’, ‘Bir erkek bana kıskançlık yaptığı anda benim için biter, katlanamam…’ Ah bu kadınlar! Yalnızken erkek düşmanlığını sınırlarda yaşamayı ne çok severler. Erkek sineğe tahammül edemez, her şeyi onlar bilirler! Sonra sevgilisi olunca bir anda süt dökmüş kedi gibi ‘Ama beni seviyor, ondan kıskanıyor’, ‘Seven adam kıskanır’, ‘Çok geç saate kadar dışarıda kalamam erkek arkadaşım kızıyor’ düşüncelerine bir hafta içinde geçerler. Aman diyelim siz siz olun bu kadınlardan aldığınız akılla sevgilinizle birbirinize girmeyin.

Sosyal aşk

‘Bu kız da iyice buldumcuk oldu, her gün sevgilisiyle fotoğraf yüklüyor’, ‘Sevgilinin fotoğrafının altına kalpler koyan tipler var ya, ben en çok onlara gülüyorum’ cümleleri sosyal medya hesaplarında kedisinden, köpeğinden, yediği yemekten başka fotoğrafı olmayan yalnız kadının kıskançlığının dışa vurumudur. Eski sevgilisiyle fotoğraflarını WhatsApp’tan Viber’a kadar profiline yerleştirdiğini hatırlattığınız anda ‘aman canım çocukluk hepsi’ diyebilecek kadar da rahattır. 10 gün sonra da sevgilisi olursa Facebook’ta ilişki durumunu yarım saat içinde değiştirip, herkese ilan ettikten sonra da altına pembe kalpler koymakla yetinmeyip şunu bile yapabilir; ‘<3’.

14 Şubat mı?

‘Hepsi kapitalist dünyanın ürünü’, ‘Herkes sokaklarda vıcık vıcık, el ele o ne öyle?’, ‘Seviyorsan her gün özeldir’… Kadınların yalnızken en çok nefret ettiği gün kesinlikle 14 Şubat. Sevgilinizle kazara o akşam baş başa hamburgecide bile yemek yeseniz kahkahalar atarak sizi aşağılayabilirler. Bu tip kadınlardan sevgilisi olduktan sonra duyacağınız cümle şudur: ‘Sevgililer Günü’nde İtalya’da olacağız, kaç aydır bunu planlıyoruz.’

Elele

Neval Erbak

Kocaeli Üniversitesi Radyo, TV ve Sinema bölümü mezunu olan Neval, İletişim Fakültesi radyosunda yayınlanan ‘Dört Köşe’ adlı programıyla, Aydın Doğan Vakfı 23. Genç İletişimciler Yarışması İşitsel Dal/Müzik Programı kategorisinde 1.'lik ödülü kazandı. Neval, Serinletici'de kültür-sanat, yaşam-eğlence üzerine yazılar yazıyor.

You may also like...