100 Aşk Şiiri – Cemal Süreya

Share

Cemal Süreya’nın 1967 yılında yayımladığı antoloji kitabı kendisinin bir yazısı ile başlıyor. Yazı Divan şiirlerindeki sevgiliden başlayıp Cumhuriyet dönemdeki sevgili ile sonlanır.

“Divan şiiri imparatorluğun şiiridir.

Sevgili, ganimetle, kıymetli taşlarla ya da silah çağrışımlarıyla nitelendirilir.”

“Bütün Divan  şairleri aynı sevgiliye tutkundurlar sanki. Çünkü tek bir sevgilide olanı değil, çağın ortak beğenisine göre üstünde bütün güzellikleri taşıyan varsayılmış bir sevgilide olması gerekeni anlatmaktadırlar; sevgiliyi değil, sevgili kavramını anlatmaktadırlar. Bazen bu sevgilinin kadın mı erkek mi olduğu, hatta insan mı değil mi olduğu bile belli olmaz.”

“Tazminat şiirinde aşkın büyük bir ağırlığı yoktur. Gerilerdedir aşk. Bununla birlikte sevgili yeryüzüne inmiştir artık. 

Kadındır. Yürür. Çocukları vardır.”

“Servet-i Fünün şiiri ise Tazminat’la başlayan öz girişimini geliştirmeyi bir yana bırakarak birden bire aşırı bir biçim araştırmasına girer.”


“Aşkın büyük bir tutku olması ya da büyük bir tutku halinde şiire akması ilk Yahya kemal ve Ahmet Haşim ile başlamıştır. Erotizmin şiirimize girer gibi olması da yine bu iki şairle olmuştur diyebiliriz. Sevgiyle yatılabilmektedir artık.”


“Hececilerde ise sevgilinin bazen aristokrat ya da yarı aristokrat bir İstanbullu, bazen köy kızı olduğu görülüyor.”


“Yedi Meşaleciler’de ise savaş öncesi kötümser psikolojisi var.”


“Aşka arkadaşlık, dostluk, dayanışma unsurunu ilk katan şairimiz Nazım Hikmettir. Umudun, beklemenin, yaşama özleminin simgesidir aşk.”


“1940 yıllarındaki şiir devrimi küçük insana eğildiğinden sevgili de halktan seçilmeye başlamıştır.”


“1940-1955 yılları arasında yazılan şiirlerde aşk teması o kadar önemli değildir. “


“1955’lerden sonra yazılan şiirlerde aşk teması yeni yükler, yeni zenginlikler kazanmıştır.”

Kitaptaki 100 aşk şiirinin hemen hepsi Cumhuriyet dönemi şiirlerden oluşmaktadır. İçinde bir çok şairin sevgilisi dile getirilmiştir. Eğer şiir okumak istiyorsanız size bu kitabı seve seve öneririm.

Kitapta; Cemal Süreya’dan, Nazım Hikmet’ten, Yahya Kemal Beyatlı’dan, Necip Fazıl Kısakürek’ten, Ahmet Hamdi Tanpınar’dan, Orhan Veli ve daha bir çok şairin o güzel şiirleri yer almaktadır.

Şairlerin eğilimlerini belirten şiirleri koymaya dikkat etmiştir. Böylece klasik, romantik, aşk şiirleriyle ülkücü, savaşçı şiirler yan yana gelmiştir.

“Beklenen

Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar,
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.

Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni,
Gelme, artık neye yarar?.. Necip Fazıl Kısakürek”


“BÜTÜN YAZ

 

Ne güzel  geçti bütün yaz,

Geceler küçük bahçede…

Sen zambaklar kadar beyaz

Ve ürkek bir düşüncede,

Sanki mehtaplı gecede,

Hülyan, eşiği aşılmaz

Bir saray olmuştu bize;

Hapsolmuş gibiydim bense,

Bir çözülmez bilmecede.

Ne güzel geçti bütün yaz,

Geceler küçük bahçede.

 

Ahmet Hamdi TANPINAR”

 

 

 “ÜÇÜNCÜ ŞAHSIN ŞİİRİ

gözlerin gözlerime değince

felâketim olurdu ağlardım

beni sevmiyordun bilirdim

bir sevdiğin vardı duyardım

çöp gibi bir oğlan ipince

hayırsızın biriydi fikrimce

ne vakit karşımda görsem

öldüreceğimden korkardım

felâketim olurdu ağlardım

ne vakit maçka’dan geçsem

limanda hep gemiler olurdu

ağaçlar kuş gibi gülerdi

bir rüzgâr aklımı alırdı

sessizce bir cıgara yakardın

parmaklarımın ucunu yakardın

kirpiklerini eğerdin bakardın

üşürdüm içim ürperirdi

felâketim olurdu ağlardım

akşamlar bir roman gibi biterdi

jezabel kan içinde yatardı

limandan bir gemi giderdi

sen kalkıp ona giderdin

benzin mum gibi giderdin

sabaha kadar kalırdın

hayırsızın biriydi fikrimce

güldü mü cenazeye benzerdi

hele seni kollarına aldı mı

felâketim olurdu ağlardım

Attila İLHAN”

Fulden Ufacık

İstanbul Üniversitesi’nde işletme eğitimi gören Fulden, okuduğu kitaplar ile kitap sevgisi aşılamayı amaçlıyor. Onun istediği hayatınızdaki dertlerden beş dakika bile olsa uzaklaşıp başka dünyalara yelken açmanızı sağlamak.

You may also like...