by Anadolu, bazen çok uzakta gibi görünse de aslında içimizde hissettiğimiz bir yer. Bu yerde yaşam nasıl?
İşte bu kitapta Sabiha’nın hayatına konuk oluyoruz. Yazar, Sabiha ile aslında Anadolu’da yaşayan sadece bir araç olarak görülen kadınların temsilcisi. Yaşadıkları onun ne kadar güçlü bir kadın olduğunu gösteriyor. Peki bu gücünü okurken niçin diye sorarken buluyoruz kendimizi. Niçin adalet yok ?
Kitap, Sabiha’nın tacirlerin bile tarif edemediği rüyasının anlatılması ile başlıyor.Bu rüyanın karışıklığı bile yaşadıklarının bir özeti. Onu yaşadıkları güçlendirdi ama hayatında kendini en iyi hissettiği zamanlar Simmüz’ü tuttuğu zamanlar oldu.
Yazar kitabı Sabiha’nın yaşadıklarından kaçmak için ablası Emeti’nin yanına giderken kamyonetten inmesi ile sanki Sabiha’nın yaşadıklarına yeni bir çizik eklenecek olaylar zincirinin yenisini eklemeye başlıyor.
Yazarın sözcükleri şiir edasıyla betimleri okuyucuya sanki Sabiha ile kamyonetten inişi ile başlayan yeni yolcuğuna eşlik etmemizi ister gibi. Kitaptaki sözcükler ve cümleler sizi davet ediyor.
Anadolu’daki kadının yaşama zorluğunun özellikle de dul ve çocukları olan kadınların yaşadıklarını Sabiha üzerinden aktarmış. Onun yaşadıklarını yazarın dili ile okurken kendinizi Sabiha’nın yanında buluyorsunuz. elini uzatmak isteseniz de sanki o el havada asılı kalıyor ve duvarlar engel oluyor.
Yazardan okuduğum ilk kitap ve dilini çok beğendim. Sizi yormayan ama okurken kafanızda hayaller kurdurtan bir dile sahip. Okurken sizi Anadolu’ya bir yolculuğa hazır olmanızı söylemem gerek. Yöresel lezzetler, yaşam tarzları, coğrafi özellikleri ile Manisa’ya doğru bir yolculuk başlıyor. Keşke okuyacaklarınız sizi mutlu edecek şeyler olsa ancak hayatın gerçekleri yüzünüze soğuk rüzgar gibi çarpacak.
“Yıldızsız geceden, güneşli sabaha kadar neler değişirdi, pembe ve ak kirazların, akşamdan sabaha renk attığı gibi.”
“Eğri adamı doğrultamazsın, doğru adamı eğriltemezsin.”
“Acıyı görmeyen insan mutluluktan ne anlar?”
“Anılarım, kağıttan bir gemi, ancak beni taşıyabilen.”
“Sizler menfaatçisiniz, çünkü aşk, kalıpları içinde planlanmaz.”
