by Gossip Girl dizisi devam ettiği sürece pek çok skandala tanık olduk. Ama böylesine bir skandalı ilk kez duyuyoruz: Gossip Girl ekranlara dönüyor fakat bambaşka bir kadroyla.
Peki ama dizinin sadık izleyicileri (hala eski bölümleri severek izleyenler) bu haberi nasıl karşıladı dersiniz? Biz verelim cevabı: Büyük bir hezimetle!
Gossip Girl ile başlangıçta kitapları vesilesiyle tanışmış olabiliriz fakat gerçek anlamda sevmemizi sağlayan ihtişamlı Blake Lively, unutulmaz Leighton Meester, efsanevi Ed Westwick ve tabii zarafetiyle göz alan Kelly Rutherford’un muhteşem oyunculuklarıydı.
Bu karakterleri diziden çıkardığınız zaman, geriye bolca dedikodu ile süslenmiş yeni entrika hikayeleri kalıyor.
Tabii ki de dizinin ardından bütün oyuncuların popülaritesi arttı. Haliyle bir Blake Lively’den başladığı yere dönmesini bekleyemez kimse; fakat doğanın dengesini bozmak gibi bir şey yeni nesil Gossip Girl. Mazide kalması gereken hikaye, doğal olmayan bir şekilde canlandırılmaya çalışılıyor.
Açıkçası yakın tarihe bakınca aklımıza Sex and the City ve Carrie Diaries başarısızlığı geliyor. Nasıl ki ’10 yıl sonra’ teması artık izleyiciyi heyecanlandırmıyorsa, sıfırdan kadro yaratma (izleme) düşüncesi de beklentiyi arttırmıyor.
Beş yıl boyunca Yukarı Doğu Yakası’nın zengin veliahtlarının hayatlarına tanık olduk. Kimi zaman ışıltıyla gözlerimiz kamaştı kimi zaman da skandallarla kafamız karıştı.
Her şeye rağmen ve her şeyiyle şimdilerde nostalji raflarında yerini alan Gossip Girl’ü çok sevdik. Geleceğe dair tek beklentimiz de Netflix platformunda var olmaya devam etmesi…
