by Birlikte film izlemek, yeni tanışmış çiftler için ideal bir seçenek. Çünkü bu sayede filmden yola çıkarak hayata, ilişkilere dair sohbet edebilir, birbirinizi daha yakından tanıma şansını yakalayabilirsiniz. Üstelik birlikte izlenen filmi, güzel bir akşam yemeğiyle de tamamlamak da mümkün.
Tabii böyle bir durumda doğru filmi seçmek son derece önemli. Karar vermekte zorluk yaşıyorsan, lider tanışma uygulaması Happn’ın hazırladığı listeye göz atmanı öneririz.
La La Land (2016)
Tutkulu bir caz müzisyeni (Ryan Gosling) ile oyuncu olma hayaliyle yanıp tutuşan Mia’nın (Emma Stone) hikayesini anlatıyor La La Land. Üstelik onlarınki yalnızca romantik değil aynı zamanda büyülü bir hikaye. Çünkü her şeyin ötesinde, bize hayallerimizin peşinden gitmemizi öğütlüyor. Whiplash’in yazarı Damien Chazelle’in yazıp yönettiği bu modern Hollywood masalı, güncel filmlerden hoşlanan çiçeği burnunda çiftler için ideal bir tercih. Filmin ardından güzel bir yemek eşliğinde “Sen olsaydın ne yapardın?” sorusunu yöneltmek ise derin ve anlamlı sohbetlere kapı arayabilir.
Wall-E (2008)
Dokunaklı, eğlenceli ve sıra dışı bir maceraya hazır mısın? O halde yüzlerce yıllık yalnızlığının ardından aşkı hatırlayarak hayatına yeniden anlam katan robot Wall-E ile tanışmalısın! Pixar’ın başyapıtları arasında yer alan bu muhteşem animasyon, terk edilmiş bir dünyada bile aşktan, sevgiden umudu kesmememiz gerektiğini öğütlüyor. Ve elbette, koşullar ne olursa olsun sevginin her zaman galip geleceğini…
Before Sunrise (1995)
Hayatının en romantik anları tek bir geceye sığabilir mi? ‘Gün Doğmadan’, şans eseri yolları kesişen iki gencin Viyana sokaklarındaki hikayesi üzerinden bu soruya net bir yanıt veriyor: “Kesinlikle evet!” Filmin en dikkat çekici yanı Julie Delpy ve Ethan Hawke’un canlandırdığı karakterler arasındaki diyaloglar. Hayata ve ilişkilere bakışınızı etkilemesi kuvvetle muhtemel olan bu diyaloglar, filmi birlikte izlediğiniz kişiyi daha yakından tanımanızı sağlayacak sohbetlerin de başlangıcı olacak. Üstelik filmin tadı damağında kaldıysa ve saat henüz erkense, devam filmi Gün Batmadan’ı da izleyebilirsin.
Annie Hall (1977)
Woody Allen’ın ‘nevrotik’ başyapıtı Annie Hall, 40 yıl önce vizyona girmiş olsa da hala romantik buluşmaların gözdelerinden. Filmin zekice kaleme alınmış senaryosu, New York’lu bir TV yazarı (Woody Allen) ile sanatçı olmak için yanıp tutuşan kız arkadaşının (Diane Keaton) ilişkisini anlatıyor. Film, 1970’lerin New York’unda çekilmiş olsa da, ilişkilere dair diyalogları hala güncel ve evrensel nitelikte. Annie Hall’u birlikte izlediğinizde ne demek istediğimizi anlayacaksın!
Tiffany’de Kahvaltı (1958)
Truman Capote’nin aynı isimli romanından uyarlanan film, New York’ta yaşayan karşı konulmaz bir genç kadınla (Audrey Hepburn), yan dairesine taşınan bir adamın (George Peppard) hikayesini anlatıyor. Filmi özel kılansa Hepburn’un otantik, şık ve özgür ruhlu kişiliği ile harmanlanan bir ‘Külkedisi’ hikayesi anlatması. Filmin yüzeyindeki neşeli katmanın altındaki hüzünlü ve dokunaklı unsurları birlikte keşfetmeni öneririz. Çünkü filmin ardından bu konular üzerine konuşarak birbirinizi daha yakından tanıyabilir; hayata ve ilişkilere dair görüşlerinizi paylaşabilirsiniz.
Women’s Health
