İngiltere’nin kraliçesi olmaktansa kalplerin kraliçesi olmayı tercih edeceğini söyleyen Lady Diana ‘Ben kurallara göre hareket etmiyorum. Beni aklım değil kalbim yönetiyor.’ demişti verdiği bir röportajda. İkonik yıldızın bu açıklaması yaşam tarzı ve verdiği stil kararlarıyla bütünleşiyor, ki onu da stil ikonu ve milyonlarca insanın hayranlıkla hatırladığı bir karakter yapan en önemli özelliği bu.
Diana’nın stil tercihlerinin yanında güzellik imzalarıyla da isminden sıkça söz ettirmişti. Prensesin saç kesimi, kraliyet klasiklerini yıkan bir mihenk taşıydı adeta. Bu saç kesiminin ortaya çıkışı 1990 yılında gerçekleştirilen bir Vogue çekimine dayanıyor. Diana’nın saç artisti Sam McKnight, yayınladığı Hair by Sam McKnight isimli kitabında bu görünümün hikayesini paylaştı.
Bahsedilen çekimde, birkaç hafta önce Kate Middleton’ın da uyguladığı gibi saçlarını geride toplayarak kısa saç illüzyonu yaratan Diana, Sam McKnight’a dönerek ‘Eğer karar tamamen sana kalsaydı saçlarıma ne yapardın?’ diye sormuş. Sam McKnigt, kısa bir kesim hayal ettiğini söylediğinde sürpriz bir şekilde bu öneriyi kabul eden yıldız, o anda kült olacak bir karara imza attığını muhtemelen bilmiyordu.
Modeli önceden belirlemeyip kesim aşamasında anlık olarak karar veren ikili ortaya bu ikonik görünümle çıkmış. Diana’nın zamanın ötesindeki cesur stili ve Sam McKnight’ın profesyonel elleriyle oluşan bu kesim halen güzellik tarihindeki yerini korumaya devam ediyor.
Vogue