Parov Stelar: Electro Swing ondan sorulur!

Share

Jazz ritimlerine biraz swing, biraz da elektronik eklense, muhteşem olmaz mıydı? Olurdu elbette, oldu da; electro swing diye şahane bir müzik türü çıktı 90’ların sonlarında. 2000’lerin başında da Parov Stelar çıktı sahneye, electro swing’in en güzel örneklerini sergileyebilen muhteşem bir müzik anlayışıyla hem de. İşte karşınızda Parov Stelar!

Parov Stelar, Avusturyalı bir müzisyen. Aslında adı Marcus Füreder ama o sahne adı olarak Parov Stelar’ı seçmiş. 1998 yılından beri sahnelerde aktif bir şekilde dj’lik yapıyor. Dünya turnelerine çıkıyor, arada Türkiye’ye de uğruyor. Hatta 18 Haziran’da PSM Caz Festivali’nde sahne alacak sanatçılardan biriydi ancak pandemi sebebiyle iptal olan konserler arasına girdi.

Stelar’ın ilk albüm macerası 2000’lerin başına tekabül ediyor. 2001 yılında ilk albümü Shadow Kingdom LP’yi Plasma takma adıyla yayınlamıştı. Daha sonra 2004 yılında Stelar, Etage Noir Recordings’i kurarak albümlerini artık buradan yayınlamaya başladı. 2004 yılında yayınladığı Rough Cuts albümü hip hop esintili, nu-jazz ağırlıklı bir albümdü. Ardından 2005 yılında Seven and Storm geldi. İlk albüme nazaran bu albümde daha fazla konuk sanatçıya yer verdi. Yine nu-jazz’a ağırlık verdi. 2007 yılında Shine isimli albümü yayınladı Stelar. Albümle aynı adı taşıyan şarkıyı Lilja Bloom seslendirmişti ki, bu çalışma hem özel hayatta hem de başka albümlerle de müzikte bir ortaklığın doğuşu oldu.

Parov Stelar: Der Weltstar des Swing designt eigene Möbellinie ...

Parov Stelar boş durmayanlardan; 2008 yılına gelindiğinde de Daylight çıktı görücüye. 2009 yılında ise Coco yayınlandı. Bu albüm, Lilja Bloom’un da güzel vokaliyle desteklediği, daha hüzünlü, daha romantik bir albümdü diğerlerine göre. Özellikle de çalıştığı kadın vokallerin seçimi çok şıktı, kabul etmek gerek.

Parov Stelar gerçekten boş durmayan müzik adamlarından. Her yıl mutlaka albüm ve tekliler yayınlayarak eğlence dünyasını doyuracak eğlenceli ve hissiyatlı şarkılarla adından her daim söz ettiriyor. The Paris Swing Box, La Fete, The Princess, The Invisible Girl, The Art of Sampling, The Demon Dairies ve The Burning Spider albümleri ve ilham geldikçe stüdyoya girip yayınladığı teklilerle 2010’lu yıllarda da dinleyicilerine her daim yeni tınılar sunmayı başarabildi.

2 yıl aradan sonra yine tekliler yerine albüm kaydetmeye karar veren Stelar, 2019 yılında yeni projesi Voodoo Sonic Trilogy ile dinleyicilerinin karşısına çıktı. Tabii ki en büyük destekçisi yine eşi ve müzik ortağı Lilja Bloom’du. Bu albümü üçlü olarak tasarlayan Parov Stelar, ikinci albümü ise geçtiğimiz Nisan ayının sonunda yayınladı; yine belki de bir kadeh eşliğinde yüksek sesle dinlediğinizde havanızı tamamen değiştirecek enfes şarkılarla.

Parov Stelar’ın müziği gerçekten farklı; elektronik müziğe kan veren asıl yapıtaşlarını asla göz ardı etmez. Piyano ile yumuşatır, davul ile sertleştirir, keman ile dokunur, plaklarla dans eder, makinelerde kendine has yarattığı tınıları ile birçok türe göz kırpar. Güzeldir, lezzetlidir onun aklından ellerine yansıyanlar. Mutlaka dinleyin, takibe alın. Bayılacağınıza eminiz…

Cansu Balkan

Çocukluğundan bu yana yazmaya ve okumaya pek bir meraklı olan Cansu, Dokuz Eylül Üniversitesi Kamu Yönetimi bölümünde okurken fakültenin dijital gazetesi olan “Haber Eylül”de bir dönem kültür-sanat yazıları yazdı ve ardından Kültür-Sanat Haber Editörlüğü görevini üstlendi. 2010-2013 yılları arasında “Aklına Mukayyet” adlı kişisel blogunda yine benzer konularda yazılar yazdı ve bazı markalarla iş birliği yaptı. Şimdi ise Serinletici'de kültür-sanat ve inceleme yazıları yazıyor.

You may also like...