by 298 kişinin yaşamını yitirmesiyle sonuçlanan MH17 sefer sayılı Malezya Havayolları’na ait Amsterdam-Kuala Lumpur uçağının düşmesinden yaklaşık 5 ay önceki trajediyi unutanınız yoktur.
MH370 sefer sayılı uala Lumpur – Pekin seferini yapan Malezya Havayolları’na ait uçak 8 Mart 2014’te kaybolmuş ve ne uçaktan ne de yolculardan bir daha haber alınamamıştı.
Son yüz yılın en büyük gizemleri arasında yerini alan MH370’in kayıplara karışması halen inceleme altındayken MH17’nin Ukrayna’da füze saldırısıyla düşürülmesi gözleri adete Malezya Havayolları’na çevirdi ve iki olay arasında ister istemez bir bağ oluştu.
Bu bağdan yola çıkarak, MH370’teki kabin görevlilerinden birinin kızı “MH370 kabin görevlilerinden birinin kızı olarak dualarımız MH17 ile, güçlü kalın sevgili aileler” tweet’ini attı.
Ayrıca Malezya Havayolları’nın geleceği sorgulansa da, şirket sahibinin devlet olması havacılık sektöründeki geleceği, kazalar sebebiyle oluşacak tazmitat vb giderlerin karşılanması konusunda özel şirketlere göre daha güçlü olacaktır.
Aylık raporlara bakılacak olursa Malezya Havayolları Nisan ayında müşteri sayısını %9.4 ve Mayıs ayında da geçtiğimiz yıllara oranla %4 oranında arttırmış.
MH17 kazasının şirkete maliyetiyse ortalama 500 milyon dolar ve yolcu yükümlülükleri olarak düşünülüyor.
Yaşanan trajedilerden sonra elbette maddiyat hiçbir şey olsa da, bu kadar tesliğin bu kadar kısa sürede bir şirketin başına gelmesi de kuşkusuz büyük talihsizlik olarak nitelendirilebilir.
Kaynak: Mashable
Düzenleme & Yorum: Tolga Erbak
