Artan akaryakıt fiyatları sonrası benzin ve motorine gelen zamlar her gün vatandaşı biraz daha zora sokarken taşımacılık sektörü ile ürün fiyatlarını da gereksiz seviyelere yükseltiyor.
Son kullanıcıyı korumak adına akaryakıtın özel tüketim olan kısmı ile olmayan kısmının devlet nezninde belirlenmesi lazım.
Bir insan çocuğunu okula bırakıp işine gidip gelmesi ya da alışveriş yapmaya çıkması özel tüketim değil bir numaralı ihtiyaçtır. Devletin bu kapsamda plaka başı (özel araçları kapsamak koşuluyla) örneğin ortalama bir depo akaryakıta denk gelecek 50 litreyi ötv’siz ve %1 kdv ile satması gerçek tutumunu göstermek açısından faydalı olacaktır.
50 lt üzeri örneğin ikinci depo için kademeli vergi artışlarıyla bu özel-ihtiyaç tüketimi ayrımı rahatlıkla yapılabilir.
Artan döviz ve ham petrol fiyatları sonrası vatandaşın bundan en az biçimde etkilenmesi kuşkusuz dayanma güçlerini artıracaktır.